Yves Saint Laurent’in maskulen keskin hatlarıyla moda dünyasında devrim yaratan Le Smoking’i bilmeyen yoktur ya da sanat ve moda iş birliğinin ikonik parçası Mondrian elbisesini… 21 yaşında Christian Dior’un kreatif direktörü olan ve dört yıl sonra 1962 yılında kendi markasını kuran YSL, aralarında Grace Kelly, Catherine Deneuve ve Bianca Jagger’ın da olduğu dönemin birçok ünlü ismini giydirdi.

Kurulduğu 60’lı yıllardan bugüne, devrim niteliğindeki unutulmaz koleksiyonlar ve ilham verici ikonik parçalarla moda dünyasını derinden etkileyen Saint Laurent markasının mimarı Yves Saint Laurent, tasarım kabiliyetini oldukça genç yaşta ortaya koydu. Tam adı Yves Henri Donat Mathieu Saint Lauren olan tasarımcı 1 Ağustos 1936 tarihinde o zaman Fransız sömürgesi olan Cezayir’de doğdu. Ailesi varlıklıydı ve annesi modayla içli dışlı bir kadındı. Onun da etkisiyle genç yaşta moda ile ilgilenmeye başlar. 1953 yılında tasarladığı bir gece elbisesi ile ilk ödülünü alır ve bir yıl sonra Paris’e yerleşir ve Chambre Sydicale de la Haute Couture’ün kapısını çalar. Kendisi de hem yazar hem de illüstratör olan Vogue Paris editörü Michel de Brunhoff tarafından keşfedilmesi de bu sırada olur. Brunhoff, eskizlerini gördüğü Yves Saint Laurent’den çok etkilenir ve onları Vogue’da yayınlar. Bir sonraki adımda ise bu yetenekli tasarımcıyı Christian Dior’la tanıştırır ve yanında tasarımcı asistanı olarak başlamasına vesile olur. Christian Dior, 1957’de vefat edince, modaevindeki onca deneyimli tasarımcıya rağmen markanın kreatif direktörlüğüne henüz 21 yaşındaki Yves Saint Laurent getirilir. İlk defilesi ayakta alkışlanır, kariyerinin zirvesine çok erken çıkmıştır. Fakat bu sırada, Fransız ordusu onu göreve çağırmıştır. Yves, üzerinde asker üniforması ile doğduğu topraklarda savaşmaya gider.


Dior’un en tepesinde geçen dolu dolu bir dört yılın ardından 1961 yılında kritik bir karar veren Yves Saint Laurent kendi modaevini kurmaya karar verir. Bundan sonra hep yanında olacak Fransız iş adamı Pierre Bergé ile birlikte 1962 yılında Yves Saint Laurent modaevini hayata geçirir. Böylece YSL imzasıyla kadın giyiminde devrim niteliğinde koleksiyonlar çıkarmaya başlar. Cinsiyetler arası geçiş yapan koleksiyonlar, klasik erkek giyimin maskulen kodlarını kadınlar için yeniden yorumlayan kışkırtıcı parçalar moda endüstrisinde tam bir şok etkisi yaratır. Bugün bile moda retrospektiflerinin değişmez ikonik parçası olan ve moda sanat ilişkisi denince akla gelen ilk örneklerden olan Mondrian elbiseler çok konuşulur. Ardından, gelen Le Smoking, keskin hatlarıyla moda tarihine giren ve bugün bile tasarımcılara ilham veren ikonik parçalardan biri olur. Art arda gelen başarıla koleksiyonlar, dönemin yıldızları tarafından tercih edilmeye başlayınca YSL tarzı hızla kabul görmeye başlar. Grace Kelly, Catherine Deneuve, Bianca Jagger, Loulou de la Falaise, Diane Vandelli, Talitha Polve, Nan Kemper gibi isimler YSL giyen ünlüler arasındaydı.

Senede iki haute coutre, iki de hazır giyim koleksiyonu hazırlayarak moda dünyasında fırtınalar estiren Yves Saint Laurent, için 70’lerden sonra sıkıntılı bir süreç başlar. Bir yanda, mükemmeliyetçi kişiliği ve sert rekabet koşulları ile zirvedeki yerini korumaya çalışırken, öte yandan eğlence dünyasının tuzakları onu kendine çekmektedir. Dönemin popüler kulüplerinden Studio 54’ün müdavimlerindendir ve gece aldığı alkol ve uyuşturucularla gündüzün yoğun temposuna dayanmakta zorlanır. Derken 80’li yıllarda kariyerinde bir düşüş başlar. Eskisi kadar şaşalı ve parlak olmasa da markasının devamlılığını sürdüren Yves Saint Laurent Fransa’nın ünlü Légion d’Honneur’e nişanına layık görülür.


1998 yılında, markanın hazır giyim bölümünü Alber Elbaz’a emanet ederek kendini sadece ‘couture’a adayan Yves Saint Laurent, 2000’lerden sonra yavaş yavaş meslekten fiili olarak elini ayağını çekti. Bu arada, marka Gucci Group tarafından satın alındı ve modaevinin başına Tom Ford geçti.


Yves Saint Laurent, sağlık ve uyuşturucu sorunları ile mücadele etmek için bir süre Marakeş’te kaldı ve ardından bir çeşit retsrospektif niteliğindeki son bir defile ile markasının haute couture bölümünü tamamen kapattı. 2005 yılından itibaren ise markanın kreatif koltuğuna Stefano Pilati oturdu.


Hayatının geri kalan bölümünü Normandiya’da köpeği ile birlikte geçiren Yves Saint Laurent, 2008 yılında yakalandığı beyin kanserine yenik düşerek hayata gözlerini yumdu. 2012 senesinde Hedi Slimane döneminin ardından adını Saint Laurent olarak kısaltan modaevi, şu an lüks moda grubu Kering bünyesinde bulunuyor ve kreatif direktörlüğünü Anthony Vaccarello yürütüyor.